Roma İmparatoru Marcus Aurelius'un bronz heykeli uzun yılların ardından yuvasına getirildi. Yurt dışına kaçırılan Marcus Aurelius heykeli ait olduğu topraklara sonunda kavuştu. Marcus Heykeli yıllar boyunca farklı ellerde dolaşmıştır.
Ülkemizin uzun yıllar süren çabası sonrası heykel Cleveland Müzesi’nde düzenlenen törenle gerçek sahiplerine yani Anadolu topraklarına kavuşturuldu. Bu kavuşma sadece bir heykelin ülkesine dönüşü değil aynı zamanda bir kültürün, geçmişin veya büyük bir mirasında ülkeye dönüşüdür. Çünkü ülkemizden farklı ülkelere çeşitli tarihi eserler kaçırılmıştır ve bu eserler farklı müzelerde sergilenmektedir. Tarihi eserleri ülkemize getirmek için çalışmalar uzun sürse de nihayetinde de kazanan bizler olacağız.
Peki Kimdir Marcus Aurelius?
Son günlerde Marcus Aurelius ismi sık sık anılan ve herkes tarafından kim olduğu merak edilen isimlerden birisidir. Roma İmparatorluğu hakkında bilgisi olanlar zaten Marcus Aurelius ismine aşinadır diyebiliriz. Fakat Roma İmparatorluğu hakkında bilgisi olmayanlar ve heykelin ülkemize iade edilmesiyle bu ismi ilk kez duyanlar için Marcus Aurelius ismi merak konusu haline geldi. Marcus Aurelius Roma imparatorları arasında her zaman merak uyandıran yöneticilerden birisi olmuştur. Marcus Aurelius’un “Kendime Düşünceler” eseri felsefede bilinen bir eserdir ve bu eser Stoacı felsefesinin modern anlayışı için en iyi kaynaklardan birisi olmuştur. İşte o ünlü düşünür imparatorun heykeli yıllarca anavatanından uzakta kaldı. Bu heykelin topraklarımıza geri getirilmesi için tam 65 yıldır bir hukuki ve diplomatik girişimler yaşanmıştır. Bu girişimler başarıya ulaşarak heykelin ülkemize ait oluğu kesinleşmiştir.
Marcus Aurelius Heykeli Neden Bu Kadar Önemli?
Ülkemiz tarih açısından dünyanın en zengin ülkelerinden birisidir. Onlarca medeniyetin ardında da ülkemizde sadece tarihi zenginlikler kaldı. Fakat ülkemizdeki birbirinden tarihi ögeler zamanla yurt dışına kaçırıldı. Marcus Aurelius heykeli de onlardan birisidir. Marcus Aurelius heykelinin uzun süren çalışmalar sonucunda ülkemize ait olduğu kesinleşti ve ABD’deki Cleveland Sanat Müzesi'nde düzenlenen törenin ardından ülkemize geri getirildi. Yurt dışında ülkemize ait farklı medeniyetlere ait eserler bulunmaktadır. Bu durum hepimizin kanayan yaralarından bir tanesidir. Ülkemizin topraklarına ait olan eserler farklı ülkelerde sergilenmektedir. “Peki, neden ülkemize bu eserleri tekrar getirmiyoruz?” gibi sorular hepimizin aklına gelmiştir. Tabi ki bir heykeli, tabloyu veya başka bir sanat ögesini alıp getirmek o kadarda kolay bir durum değil. Bilimsel, hukuki ve diplomatik girişimlerin ve araştırmaların yapılması maalesef ki uzun yıllar sürmektedir. Marcus Aurelius heykeli de uzun süren çalışmaların sonuç vermesiyle ülkemize tekrar kavuşturulmuştur. Batı müzeleri hala eserleri sergilerken onların hangi topraklara ait olduğunu görmezden gelmeye devam etmektedir. Fakat artık ülkemiz bu konuda daha ısrarlı adımlar atmaktadır. Uluslararası baskılar ve Türkiye’nin ısrarcı girişimleri birleşerek heykelin ülkemize dönüşü sağlandı. Marcus Aurelius heykelinin ülkemiz topraklarına tekrar kavuşması kültürel bir uyanışın sembolü de oldu diyebiliriz. Açıkhava müzesi olarak nitelendirilen topraklarımıza kavuşmayı bekleyen eserler farklı ülkelerin müzelerinde bizleri beklemektedir. Ülkemize ait olan eserleri geri getirmek için atılan adımlar hızlandırılmalı ve gerekirse de uluslararası baskı yapılmalıdır.
Türkiye’den Kaçırılan Tarihi Eserler
Ülkemizin her bir köşesinden tarih fışkırmaktadır. Çünkü ülkemizde farklı medeniyetler yaşamıştır. Bu medeniyetler arkasında sayısız eserler bırakmıştır. Özellikle antik medeniyetlerin bizlere bıraktığı eserler maalesef ki ülkemizden binlerce kilometre uzaklıkta ait olmadıkları bir kültürün içerisinde sergilenmektedir. Bazı tarihi eserlere savaşlarda yağmalanarak zarar verilirken bazı tarihi eserlerde yurt dışına kaçırıldı. İşte ülkemizden kaçırılan tarihi eserlerden bazıları şunlardır:
· Bergama Zeus Sunağı: En meşhur olan tarihi eserlerden bir tanesidir. Bergama Zeus Sunağı Berlin’deki Pergamon Müzesi’nde sergileniyor. Sunağın ait olduğu asıl yer ise İzmir’in Bergama ilçesinde bulunan Pergamon Antik Kenti’dir. Sunakta yer alan freskler göz alıcıdır. Sunakta yer alan fresklerde Olimpos tanrıları ve Gigantların savaşları eşsiz bir şekilde anlatılır.
· Nereidler Anıtı: Nereidler Anıtı İngiltere’deki British Museum'da sergileniyor. Nereidler Anıtı anıt sütünler arasında yer alan su perilerinden dolayı bu adı almıştır. Anıtın asıl ev sahibi ise Ksanthos Antik Kenti’dir. Bu kent Antalya’nın Kaş ilçesinde bulunur.
· Üç Güzeller Mozaiği: Üç Güzeller Mozaiği Paris Louvre Müzesinde sergilenmektedir.
· Knidos Aslanı: Knidos Antik Kenti’nde keşfedilen Knidos Aslanı şimdilerde diğer eserlerde olduğu gibi İngiltere British Museum’da sergilenmektedir.
· Yaşlı Balıkçı Heykeli: Yaşlı Balıkçı Heykeli’nin Aydın’da Aphrodisias Antik Kenti'nde kafası bulunmuştur. Bu heykelin maalesef ki gövdesi ise Berlin’de yer almaktadır.
· Troya’dan Büyük Diadem: Antik mücevher sanatının eşsiz örneklerinden olan Büyük Diadem Troya’nın ikinci katmanında bulunmuştur. Eşsiz sanat örneklerinden olan bu eser şu an Puşkin Müzesi’nde bulunmaktadır. Bu eşsiz eseri ait olduğu topraklara geri getirme çalışmaları ise 1991’den beri sürüyor.
· Bronz Aphrodite Büstü: Gümüşhane’deki Satala Antik Kenti’nde yapılan kazı çalışmalarıyla ortaya çıkarılan Bronz Aphrodite Büstü diğerleri gibi British Museum’da ait olduğu topraklara geri döneceği günü beklemektedir.
· Mevsimler Mozaiği: Antakya Daphne bölgesinde bulunan Mevsimler Mozaiği mevsimleri ve avı betimlemektedir. Bu eserde diğerleri gibi ait olduğu topraklardan kaçırılarak Louvre Müzesi’nde sergilenmektedir.
Tarihi Eserlerin Ülkemize Getirilmesinin Önemi
Yüzyıllar boyunca kaçakçılık, yağmacılık veya savaşlar gibi farklı sebeplerle Anadolu topraklarına ait olan binlerce eser bugün dünyanın farklı müzelerinde sergilenmektedir. Her bir tarihi eser bir medeniyetin izlerini taşır. Çünkü tarihi eserler bulunduğu toplumun kimliğinin ve kökeninin bir parçasıdır. Eserler ait olduğu topraklarda sergilenerek gelecek nesillere bilgi aktarılacaktır. Tarihi eserlerin ait olduğu topraklarda ve kültürlerde sergilenmesi gerekir. Hem sanat açısından hem de kültürel mirasın korunması açısından özellikle ülkemizden kaçırılan tarihi eserlerin tekrar ait olduğu topraklara getirilmesi gerekir. Tarihi eserlerin ait olduğu kültürde bulunması turizm ve ekonomik gelişim açısından da oldukça önemlidir. Antik yapılar, heykeller veya diğer sanat eserleri turistler tarafından büyük ilgi geçmektedir. Tarihi eserlerin ülkemize getirilmesi ve korunması ülkemiz açısından oldukça önemli bir noktadır. Bu yüzden tarihi eserlerin ülkemize getirilmesi konusunda hem kurumların hem de alanında uzman kişilerin gerekli adımları daha ciddi şekilde atmaları gerekir.