Fransız basını ve Financial Times'a göre, seçimlerden önce bile mali müşavirler, Emmanuel Macron'un erken seçim kararı almasının ardından, varlıklı Fransızların İtalya, İsviçre ve İspanya gibi vergi avantajları sunan ülkelere taşınmayı düşündüklerini ve bu konuda büyük bir talep olduğunu bildirdiler. Parisli yatırım danışmanı Gregory Soudjoukdjian, Financial Times'a yaptığı açıklamada, "Kariyerimin başından beri bu kadar çok telefon aldığımı hatırlamıyorum. Üst düzey müşterilerimiz tarafından bize en sık sorulan soru, paranın Fransa'da güvende olup olmadığı" dedi.
Harcama çılgınlığı ve vergi politikası
Sol ittifakın zaferi, Fransa'nın seçkinlerini dramatik bir vergi politikasının olasılığı karşısında servetlerinin erime ihtimalini ciddi bir şekilde düşünmeye zorladı. Sol ittifak, asgari ücret ve kamu sektörü maaşlarında büyük artışlar yapmayı, emeklilik yaşını 64'ten 60'a indirmeyi ve temel malların fiyatlarını dondurmayı planlıyor. Bu harcama programının üç yıl içinde yaklaşık 150 milyar euro'ya mal olacağı belirtilse de, Cumhurbaşkanı Macron bunun iki katı bir fatura çıkarabileceğini söylüyor. Bakanlar da Fransa'nın halihazırda GSYH'nin %5,5'i oranında bir bütçe açığıyla boğuştuğu göz önünde bulundurulduğunda bu harcama planına karşı uyarıda bulundular.
Mali kriz uyarısı
Fransa'nın görevden ayrılan maliye bakanı, ülkenin "mali kriz" olasılığıyla karşı karşıya olduğunu belirtti. Bu durum, zengin Fransızların ülkeden kaçışını hızlandırabilir ve ekonomik istikrar üzerinde ciddi etkiler yaratabilir.
Bu gelişmeler, Fransa'da servet sahiplerinin varlıklarını koruma çabalarını ve daha elverişli vergi koşulları sunan ülkelere yönelik ilgiyi artırdı. Fransa'nın mali politikalarının geleceği ve bu politikaların ekonomik sonuçları, hem yerel hem de uluslararası düzeyde yakından izlenmeye devam edecektir.
