Londra Üniversitesi'nde Babil profesörü Andrew George ve bağımsız araştırmacı Junko Taniguchi, kısa süre önce Journal of Cuneiform Studies’de yayımladıkları makalede, dört kil tabletin “şimdiye kadar keşfedilen en eski Ay tutulması kehanetleri” örneklerini temsil ettiğini belirtiyor. Bu tabletler, Babil döneminde tutulmaların doğaüstü olaylar olarak algılandığını ve bu olayların gelecekteki felaketlerin habercisi olarak yorumlandığını ortaya koyuyor.

Kehanetlerin detayları

Tabletlerde yer alan kehanetler, Ay tutulmalarının özelliklerine göre farklı sonuçlar öngörüyor. Örneğin, bir kehanet şöyle diyor: “Bir tutulma birden merkezden başlayarak tamamen kararıp tekrar açıldığında: bir kral ölecek, Elam yıkılacak.” Elam, günümüzde İran’ın bulunduğu bölgede yer alan bir antik Mezopotamya krallığıydı.

Başka bir kehanet ise “Bir tutulma güneyden başlayıp sonra açıldığında: Subartu ve Akkad’ın çöküşü” olarak yer alıyor. Bu bölgeler de o dönemde Mezopotamya’nın parçasıydı. Bir diğer kehanet ise, “Akşam nöbetinde bir tutulma: bu bir salgını işaret eder” şeklinde ifade ediliyor.
Kehanetlerin kökeni

George, bazı kehanetlerin kaynağının, felaketlerin ardından gözlemlenen olaylarla bağlantılı olabileceğini ifade ediyor. Ancak çoğu kehanetin, tutulma özelliklerini çeşitli alametlerle ilişkilendiren teorik bir sistemle belirlendiği düşünülüyor.

Bu kehanetlerin yazıldığı tabletlerin muhtemelen, günümüz Irak’ında yer alan ve bir zamanlar parlak bir şehir olan Sippar’dan geldiği düşünülüyor. Tabletler, Babil İmparatorluğu'nun bu bölgede hüküm sürdüğü dönemde yazılmış ve 1892 ile 1914 yılları arasında British Museum’un koleksiyonuna dahil edilmişti. Ancak şimdiye kadar tam olarak çevrilip yayımlanmamıştı.
Geleceği tahmin etme çabası

Eski Babil ve Mezopotamya’nın diğer bölgelerinde, göksel olayların geleceği tahmin edebileceğine dair güçlü bir inanç bulunuyordu. George ve Taniguchi, gökyüzündeki olayların, tanrılar tarafından yeryüzündeki insanların gelecekteki kaderleri hakkında uyarılar olarak yerleştirilmiş kodlanmış işaretler olduğuna inanıldığını belirtiyor.

Bolu'da JAK timi Zafer Bayramı'nı göl yüzeyinde açılan Türk bayrağıyla kutladı Bolu'da JAK timi Zafer Bayramı'nı göl yüzeyinde açılan Türk bayrağıyla kutladı

Bu kehanetler, dönemin kralları tarafından ciddiye alınarak, tehlikeli bir tahmin durumunda ritüellerle kötü güçleri bertaraf etme çabalarına da yol açıyordu. Örneğin, “bir kral ölecekse” hayvan iç organlarını inceleyerek yapılan kehanet sorgulaması yapılırdı. Eğer bu incelemeler tehlikeyi gösteriyorsa, insanlar kötü alameti geçersiz kılmak için belirli ritüeller gerçekleştirebileceklerine inanıyorlardı.
Bu bulgular, antik dünyanın gökyüzü olaylarına verdiği önemi ve bu olayların nasıl birer kehanet aracı olarak kullanıldığını gözler önüne seriyor.

Editör: Ömer Faruk Bostancı