The Economist tarafından derlenen verilere göre, Z kuşağı, önceki kuşaklara kıyasla çok daha hızlı bir şekilde zenginleşiyor. Bu verilere göre, ABD'de 16-24 yaş arası çalışanların saatlik ücret artışı yıllık bazda %13'e ulaşırken, 25-54 yaş arasındaki çalışanlar için bu oran %6 seviyesinde kaldı. Uzmanlar, genç kuşaklardaki bu %13'lük artışın, bugüne kadar kaydedilen en yüksek artış oranı olduğunu belirtiyorlar.

Benzer bir trend Birleşik Krallık'ta da gözlendi. 18-21 yaş arasındaki kişilerin ortalama saatlik çalışma ücretinde geçen yıl %15'lik bir artış yaşanırken, diğer yaş gruplarındaki artış oranlarını önemli ölçüde geride bıraktı.

Yeni Zelanda'da da benzer bir durum söz konusu. 20-24 yaş arasındaki çalışanların ortalama saatlik ücretlerindeki artış %10 olarak kaydedildi, ki bu ülkedeki ortalama artış oranı %6 seviyesindeydi.

Bu artışlar, genç kuşakların hane gelirlerini de önemli ölçüde etkiledi. American Enterprise Institute ve ABD Merkez Bankası tarafından hazırlanan bir makaleye göre, Z kuşağı hayatlarının aynı dönemindeki Y kuşağına göre daha iyi bir hane gelirine sahip. Makale ayrıca, 25 yaşındaki bir Z kuşağı üyesinin yıllık hane gelirinin 40 bin doların üzerinde olduğunu ve bu miktarın, baby boomer kuşağındaki hane gelirlerinden %50 daha fazla olduğunu belirtiyor.

Dünya genelinde, 1997-2012 yılları arasında doğmuş ve "zengin" kategorisine girebilecek en az 250 milyon insan bulunuyor. Bu kişilerin yarısı aktif bir şekilde iş hayatında yer alıyor. The Economist'e göre, ABD'deki tam zamanlı çalışan Z kuşağı üyelerinin sayısı, kariyerleri sona ermek üzere olan tam zamanlı baby boomer sayısını geçmek üzere.

Bu durum, Z kuşağındaki artan zenginleşmenin, mevcut varlıkların yakın zamanda el değiştirmesine yönelik bir işaret olarak kabul edilmesine neden oluyor. Analistlere göre, Z kuşağı iş dünyasında ve politikada daha etkin hâle geldikçe, şirketler, hükümetler ve yatırımcılar bu değişimi anlamak ve buna göre stratejiler geliştirmek zorunda kalacaklar.