Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2023 yılına ait "Kazanç Yapısı İstatistikleri"ni yayımladı. Açıklanan veriler, sektörel kazanç dağılımlarından cinsiyet farkına kadar önemli detaylar sunuyor. 
Verilere göre, Türkiye'de geçen yıl en yüksek yıllık ortalama brüt kazanç, 640 bin 739 lira ile finans ve sigorta faaliyetleri sektöründe elde edildi. Bu sektörü 605 bin 317 lira ile bilgi ve iletişim sektörü izlerken, üçüncü sırada 461 bin 514 lira ile kültür, sanat, eğlence, dinlence ve spor faaliyetleri yer aldı.


En düşük yıllık kazanç ise konaklama ve yiyecek hizmetleri sektöründe kaydedildi. Bu sektörde çalışanlar 213 bin 518 lira kazanırken, bunu 218 bin 815 lira ile gayrimenkul ve 227 bin 284 lira ile diğer hizmet faaliyetleri izledi. 
Genel olarak Türkiye’de yıllık ortalama brüt kazanç 305 bin 784 lira oldu. Bu kazanç erkeklerde 314 bin 242 lira, kadınlarda ise 289 bin 720 lira olarak gerçekleşti. Eğitim seviyesi arttıkça kazancın da yükseldiği dikkat çekti. Yükseköğretim mezunlarının yıllık ortalama kazancı erkeklerde 431 bin 364 lira, kadınlarda ise 354 bin 149 lira oldu. 


Kadın-erkek kazanç farkı, sektör ve meslek gruplarına göre değişiklik gösterdi. Yöneticilik gibi üst düzey meslek gruplarında bu fark yüzde 2’ye kadar düşerken, sanatkârlar ve teknik işlerde çalışanlarda yüzde 23,5 ile en yüksek seviyeye ulaştı.
Kadın çalışanlar bazı sektörlerde erkek meslektaşlarını geride bıraktı. Ulaştırma ve depolama sektöründe kadınların yıllık ortalama kazancı 414 bin 502 lira iken, erkeklerinki daha düşük seviyelerde kaldı. Benzer bir durum elektrik, gaz ve buhar üretim ve dağıtımı sektöründe de görüldü. 

Sibirya’da 50.000 yıllık yavru mamut keşfi Sibirya’da 50.000 yıllık yavru mamut keşfi


2023 yılı verileri, Türkiye’de kazanç yapısında sektörel ve cinsiyet eşitsizliklerinin hâlâ belirgin olduğunu gösteriyor. Eğitim seviyesinin artması kazançların yükselmesine katkı sağlarken, kadınların bazı sektörlerde liderliği ele alması umut verici bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
Bu sonuçlar, iş dünyasında daha eşitlikçi bir yapının sağlanması için sektörel ve cinsiyet bazlı politikaların önemine işaret ediyor.

Editör: Ömer Faruk Bostancı