TBMM Genel Kurulu, TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca başkanlığında toplandı.
Karaca, görüşmelere başlamadan önce Genel Kurul'da 2025 yılının ilk birleşimi ve oturumu olması nedeniyle kısa bir konuşma yaptı.
"Sadece takvimlerde değil, hayatlarımızda da yeni bir sayfa açılmasını umut ediyorum." diyerek konuşmasına başlayan Karaca, her bir milletvekilinin sırtında halkın yüklediği ağır ama onurlu bir sorumluluk olduğunu söyledi.
Meclis Başkanvekili Karaca, şöyle konuştu:
"2024 yılını geride bıraktık. Geride bırakabildiklerimiz arasında ne yazık ki zulümden arınmış bir dünya, sorunların çözüme ulaştığı refah içinde bir toplum yok. Savaş, yıkım, emek sömürüsü ve doğa talanı, insanlığı uçuruma sürüklemeye devam etti. Açlık, adaletsizlik, eşitsizlik, insanların sırtına ağır bir yük olarak bindi. Başta Filistin olmak üzere savaşın karanlık gölgesi derinleşti. Yıkımın ve insan hakkı ihlallerinin derin yaralar açtığı bir dönemde bu trajediler, sadece coğrafi sınırları değil insanlığın ortak vicdanını da derinden sarstı. Ülkemizde de eşitsizlik, yoksulluk ve adaletsizlik halkımızı derinden etkiledi. Biliyoruz ki kadınlar, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin yükünü taşırken; gençler başka topraklara umut bağlarlarken; çocuklar, yaşlılar, engelli bireyler, hayatın her alanında ayrımcılıkla boğuştu. Bu Meclis, bu tablo karşısında suskun kalamaz."
Milletin çözüm olarak umut bağladığı yerin Gazi Meclis olduğunu vurgulayan Karaca, 2025 yılında halkın bu Meclis'ten büyük işler, sorunlara kalıcı çözümler beklediğini söyledi.
Kürsüye her çıktığında arkasında 100 yıllık bir demokrasi tarihini, önündeyse tarihin kendilerine yüklediği büyük bir sorumluluğun ağırlığını hissettiğini anlatan Karaca, şöyle devam etti:
"Tarih bize bu dönüm noktalarında da alınan kararların yalnızca bugünü değil, yarını da şekillendireceğini defalarca göstermiştir. Bizler, kürsüde yalnızca milletin temsilcisi değil, tarihin tanıkları ve dönüştürücüleri olarak bulunuyoruz. Meclis, sadece yasa yapan bir organ değil, halkın sorunlarına çözüm üreten, adalet, barış, özgürlük taleplerinin karşılandığı ve tarihe yön verecek bir kurum olmak zorundadır. Bugün önümüzde bir seçim, tercih var; ya sorunları sadece konuşacak bir Meclis olacağız ya da bu sorunlara kalıcı çözümler üreten bir Meclis olacağız. Halkın yüzünü çevirdiği bu yasama organının, çözüm üreten bir Meclis olma sorumluluğunu hayata geçireceği bir 2025 yılı beklentimizi bir kez daha ifade etmek isterim. Halkımız bizden 2025 yılında da kutuplaşmayı değil uzlaşmayı, ayrılığı değil birlikteliği, çatışmayı değil çözüm beklemektedir. Gelin halkın umutlarını yükselttiğimiz, Meclis'in saygınlığını yücelttiğimiz bir yıl yapalım. Farklılıklarımız üzerinden değil, ortak değerlerimiz üzerinden çözüm üretecek bir Meclis olalım. 2025 yılının adaletin, refahın, huzurun yılı olmasını hep birlikte sağlayalım."
Karaca, konuşmasının ardından gündeme geçmeden önce milletvekillerine gündem dışı söz verdi.
AK Parti Bursa Milletvekili Emel Gözükara Durmaz, "Enerji Verimliği Haftası ve Türkiye", DEM Parti Batman Milletvekili Zeynep Oduncu Kutevi, "Batman'ın yerel sorunları", CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, "Adana'nın düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümü" konularında gündem dışı konuşma yaptı.
AK Parti İstanbul Milletvekili Halit Yerebakan, Türkiye'nin bugün küresel teknoloji yarışında iddialı bir konuma yükseldiğini belirterek, bir zamanlar hayal gibi görünen inovasyon öykülerinin Anadolu'nun kalbinde artık gerçeğe dönüştüğünü söyledi.
Türkiye'nin ilk kuantum bilgisayarı Quantum Computer of TOBB ETÜ'nün (QuanT) Türkiye'nin teknoloji alanındaki liderlik hedefini perçinlediğini dile getiren Yerebakan, "Son 20 yılda savunma sanayisinden yapay zekaya, sağlık teknolojilerinden bilişimsel inovasyonlara kadar uzanan milli teknoloji hamleleri, bizi geleceği bekleyen değil, onu tasarlayan bir ülkeye dönüştürmüştür. Girişimciden akademisyene, kobilerden araştırmacılara kadar herkesin heyecanı bu vizyonu besliyor. Türkiye, rotasını kendi çizen, yenilikçiliği rehber edinmiş ve medeniyet potansiyelinden güç alan bir ülke olarak geleceğe inançla, gururla ve kararlılıkla bakıyor." değerlendirmesinde bulundu.