Keşfin detayları ve tarihsel önemi
Okayama Bilim Üniversitesi ve Moğolistan Bilimler Akademisi Paleontoloji Enstitüsü tarafından yürütülen saha araştırmaları, yalnızca bu ayak izini değil, aynı zamanda 24 metre uzunluğunda 13 fosilleşmiş ayak izinden oluşan bir patikayı da ortaya çıkardı. Bu keşif, dev hadrosauridlerin bölgede yaşamış olduğuna dair önemli kanıtlar sunuyor ve bu büyüklükte iskelet fosillerinin bulunabileceği yönünde umutları artırıyor.
Dr. Shinobu Ishigaki liderliğindeki ekip, 2018’den bu yana Gobi Çölü’nde araştırmalarını sürdürüyor. Dr. Ishigaki, 2 Ağustos 2024’te düzenlenen basın toplantısında şu açıklamalarda bulundu:
“14 farklı patika keşfettik. Bu sayede dinozorların duruşları, yürüme hızları, hareket tarzları ve grup davranışları gibi, iskelet fosillerinden öğrenemeyeceğimiz detayları analiz edebiliyoruz.”
Hadrosauridler ve yeni ihtimaller
Şimdiye kadar bilinen en büyük hadrosaurid iskeleti, Çin’in Shandong Eyaleti’nde bulunan Shantungosaurus türüne aitti. Ancak Gobi Çölü’ndeki son keşif, Moğolistan’ın da benzer büyüklükte iskelet fosillerine ev sahipliği yapabileceğini düşündürüyor.
Dr. Ishigaki’nin açıklamalarına göre bir sonraki hedef, bu ayak izlerinin sahibi olan dev Saurolophus’un tam iskeletine ulaşmak. Bu, dinozorların evrimsel ve davranışsal yapılarının daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunabilir.
Ekolojik ve tarihsel değer
Gobi Çölü, dinozor fosilleri açısından dünyanın en zengin bölgelerinden biri olarak biliniyor. Keşfedilen ayak izleri ve patikalar, yalnızca bu devasa canlıların boyutlarına değil, aynı zamanda yaşam biçimlerine de ışık tutuyor. Bu keşif, Moğolistan’ın dinozor araştırmalarında önemli bir rol oynamaya devam edeceğini gösteriyor.
Araştırmacılar, dinozorların hareketleri ve sosyal davranışlarıyla ilgili daha fazla bilgi edinmek için çalışmalarını derinleştirmeyi planlıyor.