İstanbul Üniversitesi Prof. Dr. Fuat Sezgin Kongre ve Kültür Merkezi'nde 19 Eylül'de başlayan, ana teması "Her Yönüyle Afetler ve Afet Eğitimi" olarak belirlenen kongrede sonuç bildirgesi de okundu.
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Eyüp Artvinli, AA muhabirine, bildirgede, toplumun tüm fertlerine afetlerin sayısını azaltma ve afet risklerini en aza indirme eğitimi verilmesinin öneminin vurgulandığını söyledi.
Kongrenin kapanış oturumunu yaptıklarını belirten Artvinli, bildirgenin ana temasının "Afet Gelmeden Önceki En Büyük Sığınağımız Aldığımız Eğitimdir" mottosuyla oluşturulduğunu anlattı.
Türk toplumunun afetler sırasında ve sonrasında işin ciddiyetini anladığını kaydeden Artvinli, "Afet eğitimini önceden geliştirip güçlendirerek, 'afetler meydana gelmeden ve olmadan önce en düşük maliyetle, en sağlam ve ideal şekilde bundan en az zararla nasıl kurtuluruz?' sorusuna yanıt bulacak eğitimler geliştirerek, afet risklerini azaltma eğitimini artırarak toplumu bilinçlendirmeyi amaçlıyoruz." dedi.
Prof. Dr. Eyüp Artvinli, bildirgede, coğrafya eğitimcileri ile Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) nasıl daha etkili işbirliği yapabileceğine dair öneriler yer aldığını belirtti.
Bildirgede AFAD'ın varlığının önemi vurgulandı
Sonuç bildirgesinde, afetlerin önceden kestirilemeyen olaylar olduğu ancak eğitim sayesinde bu olayların etkilerinin azaltılabileceği aktarıldı.
Özellikle Japonya gibi ülkelerde bu eğitimlerle büyük başarılar elde edildiği belirtilen bildirgede, afet risklerini azaltma eğitiminin Türkiye’de geniş bir kitleye ulaşmadığı vurgulandı.
Bildirgede, Türkiye'nin coğrafi konumu gereği birçok doğal ve beşeri afet riski taşıdığı anlatılarak, deprem, sel, heyelan, orman yangınları ve kuraklık gibi afetlerin farklı bölgelerde tehdit oluşturduğu bildirildi.
Bu afetlerin can kayıplarının yanı sıra ekonomik, sosyal ve psikolojik kayıplara yol açtığına, bu nedenle afet eğitiminin milli güvenlik açısından büyük önem taşıdığına işaret edilen bildirgede, AFAD gibi ulusal çapta güçlü bir kurumun varlığının, afet öncesi, sırası ve sonrasındaki koordinasyon açısından önemli bir rol oynadığı belirtildi.
Bildirgede, Türkiye’de kriz anlarında güçlü bir toplumsal dayanışma kültürünün mevcut olduğu, medya aracılığıyla gerçekleştirilen bilgilendirme kampanyalarının halkın afetler konusunda bilinçlenmesine katkı sağladığı, özellikle okullardaki öğretim programlarında afet konusunun daha fazla yer almaya başladığı kaydedildi.
Eski binaların güçlendirilmesi, kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılması ve yapı denetim sisteminin yeniden düzenlenmesinin de afet risklerini azaltma açısından hayati önem taşıdığı belirtilen bildirgede, afetlerin fiziksel zararlarının yanı sıra psikososyal etkilerinin de dikkate alınması gerektiği ifade edildi.
