Tarihî Molkenmarkt kazılarında benzersiz bir keşif
Berlin’in en eski meydanı olan Molkenmarkt’ta yapılan arkeolojik kazılar sırasında, 14. yüzyılın ortalarına tarihlenen ve kutsal kabul edilen kişilere ait insan kemiklerini barındıran 188 adet figür ortaya çıkarıldı. Bu figürler, azizler ve dinî açıdan değerli kabul edilen kişilerin fiziksel kalıntılarını muhafaza etmek amacıyla yapılmış ve Hristiyanlık tarihinin önemli ritüellerine ışık tutuyor.
Kemik kakmalı kutsal figürler
Yaklaşık 8 santimetre boyunda olan bu figürlerin kadınları tasvir ettiği ve bazılarının taç taktığı gözlemlendi. En dikkat çekici özellik ise, bazı figürlerin iç kısmında dairesel kakmalarla insan kemiklerinin muhafaza edilmiş olması. Azizlerin kalıntılarına duyulan bu saygı, Orta Çağ Hristiyan dünyasında oldukça yaygın bir uygulamaydı. Ancak kemiklerin kime ait olduğu ve figürlerin bu meydanda neden bu kadar yoğunlaştığı hala bir sır olarak kalıyor.
Kazılarda bulunan 11 santimetre uzunluğundaki başka bir figür ise İskenderiyeli Azize Catherine’i tasvir ediyor. Efsanelere göre, Catherine 4. yüzyılda Hristiyanlığa dönme çağrıları yapmış ve Roma İmparatoru Maxentius’un zulmüne uğramış bir Hristiyan misyoneriydi. Taç takan ve elinde kılıç ile çark tutan Catherine heykelciği, onun ilahi evliliğini ve çektiği işkenceleri sembolize ediyor.
Meryem Ana ve Bebek İsa heykelciği
Kazılar sırasında ele geçirilen bir diğer önemli buluntu, Meryem Ana ve Bebek İsa’yı tasvir eden başı eksik bir heykelcik oldu. Meryem Ana’nın İsa’ya uzattığı elma figürü, Hristiyan teolojisinde “yeni Adem” kavramını temsil ediyor. Bu heykelciğin, 15. yüzyılın ortalarına tarihlendiği belirtildi.
Geç Orta Çağ burjuva dindarlığının izleri
Berlin Devlet Anıt Koruma Ofisi Arkeolojik Eserler Bölümü Başkanı Sebastian Heber, bu keşfi, Berlin ve çevresinde Orta Çağ dindarlığına dair eşsiz bir bakış açısı sunan önemli bir buluntu olarak nitelendirdi. Aziz figürlerinin yanı sıra kazı alanında bulunan diğer objeler, dönemin dini ritüellerinin yanı sıra burjuva dindarlığının nasıl şekillendiğini de ortaya koyuyor.
Molkenmarkt'ın çok katmanlı geçmişi
Molkenmarkt’taki kazılar, meydanın sadece dini bir merkez değil, aynı zamanda kültürel ve ticari bir buluşma noktası olduğunu gösteriyor. Beş yıldır devam eden kazılar sırasında, İkinci Dünya Savaşı’ndan kalan kalıntıların yanı sıra Japon Edo dönemine (1603-1868) ait bir samuray kılıcı gibi farklı dönemlerden yüz binlerce obje gün yüzüne çıkarıldı. Meydanın yeniden düzenlenmesi öncesinde gerçekleştirilen bu kazılar, Berlin’in tarihsel çeşitliliğine dair zengin bir tablo sunuyor.
Berlin'in geçmişine ışık tutan bir keşif
Molkenmarkt’taki figürler, Berlin’in Orta Çağ’daki dini ve toplumsal yaşamına dair önemli ipuçları sunarken, bu buluntuların neden burada yoğunlaştığını anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var. Geçmişin sırlarını ortaya çıkarmaya devam eden bu kazılar, Berlin’in tarihine dair yeni bir anlayışın kapılarını aralıyor.